Boğulmamak İçin – George Orwell

16 May Boğulmamak İçin – George Orwell

George Orwell’i “Hayvan Çiftliği” ve “1984” ile tanırız genelde. Ben de ilk olarak bu iki kitabı okumuş ve ikisinden de etkilenmiştim. Ancak ikisi de anlam yoğunluğuna sahip, dili alışana kadar tuhaf gelen(özellikle 1984) kitaplardı. “Boğulmamak İçin”e başlarken de açıkçası zihnimin çarklarını sonuna kadar açmayı denemiş, zor bir kitapla karşı karşıya olduğumu düşünmüştüm. Fakat beklediğim gibi olmadı. Daha ilk paragraftan insanı içine çekmeyi başaran, zengin ayrıntılar içeren, şaşırtıcı derecede gerçekçi gelen, akıcı bir eserle karşı karşıyaydım çünkü.

Arada sırada kitabın otobiyografik olup olmadığını bile düşündüm. Kurmaca bir hayata göre her şey fazlasıyla gerçek geliyor okurken. Birinci dilden anlatım, ana karakter olan George Bowling’le bağ kurmayı kolaylaştırıyor. Hatta Bowling bazen öyle noktalara parmak basıyor ki, “sadece ben değilmişim” ya da “bunları ben de yaşamıştım” dediğiniz çok oluyor.

Samimi, mizahi bir anlatım var ve okurken olaylar durağanlaşsa bile asla sıkılmıyorsunuz.

Konusuna gelecek olursak… Anlatıcımız, kırk beşine gelmiş, takma dişlerine alışmaya çalışan, şişko, evli ve çocuklu, fatura dertleriyle boğuşan, hayatın köşeye yığdığı milyonlarca sıradan insandan yalnızca biri. Ancak hayatı hep böyle kasvetli değildi pek tabii. Gördüğü küçük bir kelimeyle birlikte geçmişe dönen George Bowling, çocukluğunu, gençlik dönemini, tutkularını, savaş yıllarını hatırlıyor. Aslında savaşın getirdiği fiziksel, maddi zararlara neredeyse hiç değinmiyor ya da bu zararları ön plana çıkarmıyor. Çünkü George’a göre, savaş hakkında asıl kötü olan şey, “nasıl öldüğünüz” değil, “nasıl ölmediğiniz”dir.

Yüzeye çıkan anılardan sonra George ansızın, çocukluğunu geçirdiği sakin kasabaya dönmek istiyor. Çünkü ikinci bir savaş kapıdadır ve George, Hitler’in getireceği beladan öylesine korkmaktadır ki adeta boğuluyordur, ona göre çocukluğunun kasabasına dönmek yüzeye çıkmak anlamına gelecektir.

George, köyünde, aradığı huzuru bulabilecek midir? Yoksa her şey, tamiri mümkün olmayan bir biçimde değişmiş midir?

Kitaptan alıntılar:
“Savaş insanların başına olmayacak şeyler getiriyordu. Ve asıl sıra dışı olan şey onun insanları nasıl öldürdüğünden çok, onları bazen nasıl öldürmediğiydi. Sizi yanına katıp ecele sürükleyen büyük bir sel gibiydi savaş ama sonra bir bakmışsınız, ters akıntıyla kendinizi durgun bir sığlığa atılmış olarak inanılmaz ve anlamsız şeyler yapar, üstelik bunlar için de ayrıca para alırken bulmuşsunuz.”

“Bir insanın kalbi durunca -daha önce değil- öldüğünü söyleriz. Bana biraz keyfi geliyor bu. Sonuçta vücudun bazı kısımları çalışmaya devam ediyor; mesela saçlar, tüyler daha yıllarca uzuyor. Belki insan asıl beyni durunca ölüyor, yeni bir düşünceyi idrak etme gücünü yitirince.

İçeriden durmuş ölü kafalar. Aynı küçük izin üstünde ileri geri hareket eden ve bu arada hayaletler gibi gitgide soluklaşan kafalar.”

İyi okumalar dilerim!

Kitap adı: Boğulmamak İçin
Orijinal adı: Coming Up For Air
Yazar: George Orwell
Çeviri: Suat Ertüzün
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa: 256
Baskı: 2015
Tür: Roman

bogulmamak-icin-george-orwell-2

Boğulmamak İçin – George Orwell


Arka kapak;
“Orwell’in ironik mizah anlayışı tazeliğini hiç yitirmiyor. Bu, kaçırılmaması gereken bir Orwell yapıtı.”
-The Observer-

Göbeğinin çapı giderek genişleyen ve evinin taksitlerini ödemekle uğraşan George Bowling kırk beş yaşında, evli ve çocuklu ve yeni aldığı takma dişleriyle kasvetli hayatından çaresizce kurtulmak isteyen bir sigorta pazarlamacısıdır.1939’da patlak verecek olan savaşın gelişini; yemek kuyruklarını, askerleri, gizli polisi ve zorbalığı görerek modern zamanlardan korkmaktadır.Böylece çocukluğunun dünyasına, huzur ve sükûn dolu bir yer olarak hatırladığı köyüne sığınmaya karar verir.Fakat köyünde aradığını bulabilecek mi, orası şüphelidir.

“Çok komik olmanın yanında hayranlık uyandıracak kadar gerçekçi… Bin Dokuz Yüz Seksen Dört’ü burada nüve haliyle görebiliyoruz. Hayvan Çiftliği’ni de… Hem zengin bir okuma keyfi sunan hem de iki klasiğin tohumlarını birden barındıran romanlara kolay rastlanmaz.”
-John Carey, The Sunday Times-

Zeynep Yılmaz
zeynep96yilmaz@gmail.com

1996 İzmir doğumlu, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğrenci olan okuyucumuz, kitap okumayı ve yazmayı çok seviyor.

1Comment
  • esmatezgi@outlook.com'
    Esma Tezgi
    Posted at 17:01h, 31 Mayıs Yanıtla

    Bu kitabı bende çok merak ediyorum. Orwell’dan farklı bir şey okumayı seveceğimi düşünüyorum. 🙂

Yorum yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

error: Yazılar izinsiz kopyalanmamalı!
Send this to a friend